6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Konsolide metin
Bu zarar vedurumların doğmasını önlemek amacıyla, açıkça Anayasa’ya aykırı olan ve iptaliistenen hükümlerin iptal davası sonuçlanıncaya kadar yürürlüğünün de durdurulmasıistenerek Anayasa Mahkemesine dava açılmıştır. Açıklanan nedenlerle kural Anayasanın 2., 13., 20., 22., 25.,26. NetzDG ayrıca şeffaflığı sağlamak üzere platformların raporsunmasını öngörmektedir. Bir platform yılda 100’den fazla şikâyet alırsa, altıayda bir içerik denetleme uygulamalarını detaylandıran geniş kapsamlı raporhazırlaması ve yayınlaması gerekmektedir. Yasa, ne tür bilgilerin bu raporlaradahil edilmesi gerektiğini ayrıntılarıyla açıklamaktadır. (6) Üst Kurula tahsis edilen frekans bantları dışındaki frekans bantları, sayısal yayına geçişin tamamlanmasını takiben Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunun talebi çerçevesinde Üst Kurul tarafından boşaltılır. (1) Bu Kanunun yayımı tarihinden önce kablo ve uydu ortamından yayın yapmak üzere yayın lisansı almış olan kuruluşların hakları lisans süresi sonuna kadar geçerlidir. (2) Söz konusu yükümlülüğün yerine getirilmemesi hâlinde, Türkiye Radyo-Televizyon Kurumu ihlâlin niteliği açıkça belirtilerek Üst Kurulca uyarılır ve yükümlülüğün gereğinin yerine getirilmesi ilgili Bakanlığa bildirilir. (1) Yayın hizmetlerinin iletimine ilişkin teknik ve idarî konularda Üst Kurul ve Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu işbirliği yapar.
Anayasa’ya aykırılıklarınsürdürülmesi, özenle korunması gereken hukukun üstünlüğü ilkesini dezedeleyecektir. Hukukun üstünlüğünün sağlanamadığı bir düzende, kişi hak veözgürlükleri güvence altında sayılamayacağından, bu ilkenin zedelenmesi, hukukdevleti yönünden giderilmesi olanaksız durum ve zararlara yol açacaktır. Açıklanan nedenlerle 7253 sayılı kanunun 6. Maddesiyle 5651sayılı Kanuna eklenen ek 4. Madde Anayasanın 2., 5., 7., 10., 13., 20., 22.,25., 26., 27., 28., 36., 38. Maddelerine aykırıdır, iptal edilmesigerekir. Diğer taraftan kuralda öngörülen düzenlemelerin önemli birkısmının belirsiz olduğu yukarıda ilgili bölümlerde ayrıntılı olarakaçıklanmıştır. Bu kuralların aynı zamanda pek çok temel hak ve özgürlüğemüdahale niteliği taşıdığı da ayrıntılı olarak açıklanmıştır. Maddesinegöre temel hak ve özgürlükler ancak kanunla sınırlandırılabilir.
- C) Hukukun üstünlüğü, adalet ve tarafsızlık esasına aykırı olamaz.
- Maddede öngörülen müdahalelerkendine özgü (sui generis) bir hak arama yolu niteliği taşımaktadır.
- Maddede öngörülen temel hak ve özgürlüklerin “kanun”lasınırlanması ölçütüne göre bir düzenlemenin yalnızca şeklî anlamda değil maddianlamda da kanun şartlarını taşıması gerekir.
- Maddesi kapsamında bilgilendirme ve söz konusu bilgilendirmeninhangi tarihte yapıldığını belgelendirme fonksiyonlarını taşımayacağısöylenemez.
NetzDG, tasarıdöneminden itibaren, uzmanlar tarafından sıklıkla sansür ve ifade özgürlüğünüengelleyen Almanya Anayasasına ve AB hukukuna aykırı bir düzenleme olarakdeğerlendirilmiştir. Bu kanun kapsamında ceza kanununda özel hayatın gizliliği,hakaret, nefret söylemi veya politik aşırılık gibi suçlara atıfla bu gibiiçeriklere hukuka aykırı içeriklere ilişkin süreçlerin işletmesidüzenlenmiştir. Ancak bu hükümlerin uygulanmasında kamuya mal olmuş kişilereyönelik eleştiri ve ifade özgürlüğü kapsamındaki değerlendirmeler muaftutulmuştur. Bununla birlikte NetzDG’ye ilişkin olarak 18 Haziran 2020tarihinde sosyal medya şirketlerinin hukuka aykırı içerikleri Almanya FederalAdli Polisine bildirmelerine ilişkin bir ek düzenleme kabul edilmiştir. Bütün bu açıklamalar Türkiye’deki kullanıcıların verileriniTürkiye’de bulundurma yükümlülüğü öngören kuralın sosyal medya kullanıcılarınınAnayasanın 20 maddesinde güvence altına alınan özel hayatın korunması hakkına,22. Maddesinde korunan haberleşme özgürlüğüne, 25.
(1) Medya hizmet sağlayıcılar, koruyucu sembol sistemi kullanarak, izleyicileri program hizmetlerinin içeriği hakkında sesli veya yazılı olarak bilgilendirir. (1) Medya hizmet sağlayıcılar, ortak denetim ile öz denetim mekanizmalarının oluşturulması, izleyici ve dinleyicilerden ulaşan şikâyetlerin değerlendirilip kuruluşun yayın kuruluna sunulması ve sonuçlarının takip edilmesi amacıyla en az on yıllık meslekî tecrübeye sahip bir izleyici temsilcisi görevlendirirler. Belirlenen izleyici temsilcisi uygun vasıtalarla kamuoyuna duyurulur ve Üst Kurula bildirilir. (2) Medya hizmet sağlayıcılar, test yayını yaptıkları süre de dâhil olmak üzere, yayın süreleri boyunca tek bir logo ve çağrı işareti kullanmakla yükümlüdür. Televizyon yayın hizmeti sağlayıcı kuruluşların, reklam yayını esnasında logolarını değiştirmek suretiyle kullanmaları ve blok grafiğinin temel karakteristiğini bozmamaları esastır.
Öngörülen bu müdahale pek çok yönden Anayasaya aykırıdır.Öncelikle maddede öngörülen müdahalenin hukuki niteliği belli değildir. Hukuksistematiği içinde herhangi bir yere oturmamaktadır. Zira öngörülen içerikçıkarma ve erişime engelleme uygulamaları koruma tedbiri olaraknitelendirilemez, çünkü ortada herhangi bir suç ve ceza soruşturması olmadığıgibi talep eden de savcılık değil, hakkının ihlal edildiğini ileri süren gerçekve tüzel kişilerdir. Devletin yargı yetkisi, esasen o devletin egemenlik alanı olanülkesinde söz konusu olabilir. Yargı yetkisinin bir diğer görünümü de devletincezalandırmak yetkisidir. Cezalandırmak yetkisi devlet egemenliğinin bir sonucuolduğu için, devlet bu yetkisini de esasen kendi egemenlik alanı olan ülkesindekullanabilir. Türkiye Cumhuriyeti’nin cezalandırma yetkisinin yer bakımındansınırları hakkında Anayasa’da bir hüküm yoktur. Yargı yetkisi devletegemenliğinin bir sonucu olduğu için, bu yönde bir hükmün herhangi bir kanundayer almasına da gerek yoktur.
Aynışekilde para cezası ve reklam yasağı yaptırımları platformların mülkiyet vesözleşme özgürlüklerine müdahale oluşturacaktır. İnternet trafiği bantgenişliğinin yüzde doksan oranına kadar daraltılması yaptırımı ise doğrudansosyal medya kullanıcılarının iletişim hakkı, ifade özgürlüğü, özel hayatasaygı, haberleşme özgürlüğü ile basın özgürlüğüne müdahale teşkil eder. Maddesinin birinci fıkrasında, “Kimse, işlendiğizaman yürürlükte bulunan kanunun suç saymadığı bir fiilden dolayıcezalandırılamaz” denilerek “suçun kanuniliği”, üçüncü fıkrasında da “Ceza veceza yerine geçen güvenlik tedbirleri ancak kanunla konulur” denilerek, “cezanınkanuniliği” ilkesi getirilmiştir. (4) Gönderilen kayıtların içerik bakımından istenen yayın olmaması veya kayıtlarda tahrifat, çıkarma, silme gibi işlemler yapılması hâlinde, özel medya hizmet sağlayıcı kuruluşların sorumlu müdürü beşbin günden onbin güne kadar adlî para cezasıyla cezalandırılır. Yükümlülük veya yasağa aykırılık dolayısıyla idarî tedbir olarak programın yayınının durdurulması kararının verilmesi halinde, yaptırım uygulanmasına sebebiyet veren fiilin işlenmesinden dolayı sorumluluğu olan programın yapımcısı veya varsa sunucusu, yayının durdurulduğu süre zarfında, aynı veya farklı medya hizmet sağlayıcı kuruluşta hiçbir ad altında başka bir program yapamaz veya sunamaz. (5) Karasal radyo yayınları için frekans planları esas alınarak yapılacak sıralama ihalesi sonucuna göre medya hizmet sağlayıcı kuruluşlara radyo frekansı veya multipleks kapacasinomhub tahsis edilir. Sayısal televizyon frekans planı esas alınarak yapılacak sıralama ihalesi sonucuna göre medya hizmet sağlayıcı kuruluşlara multipleks kapamostbet giriş tahsis edilir. Yapılan tahsiste sunulacak yayın hizmetinin kapsama alanı, yayın türü ve kapasitenin yer alacağı multipleks belirtilir. Karasal yayın lisansı alan kuruluşlar en geç iki yıl içinde kendilerine tahsis edilen kanal, multipleks kapasitesi veya frekansların tümünden yayına geçmek zorundadır.
Buaçıklamalar bağlamında kuralın temel hak ve özgürlüklerin kanunla sınırlanmasıgerektiğine ilişkin anayasal ilkeye aykırı bir yönünün bulunduğu söylenemez. Anayasa’nın 36.maddesinin birinci fıkrasında “Herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmaksuretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ileadil yargılanma hakkına sahiptir.” hükmüne yer verilmek suretiyle hak aramaözgürlüğü güvence altına alınmıştır. (4) Hâkim, bu madde kapsamında vereceği erişiminengellenmesi kararlarını esas olarak, yalnızca kişilik hakkının ihlaliningerçekleştiği yayın, kısım, bölüm ile ilgili olarak (URL, vb. şeklinde) içeriğeerişimin engellenmesi yöntemiyle verir. Zorunlu olmadıkça internet sitesindeyapılan yayının tümüne yönelik erişimin engellenmesine karar verilemez. Ancak,hâkim URL adresi belirtilerek içeriğe erişimin engellenmesi yöntemiyle ihlalinengellenemeyeceğine kanaat getirmesi hâlinde, gerekçesini de belirtmekkaydıyla, internet sitesindeki tüm yayına yönelik olarak erişiminengellenmesine de karar verebilir. Sosyal ağ sağlayıcılar yer sağlayıcıların bir alt kategorisiolup, yurt dışı kaynaklı sosyal ağ sağlayıcılara diğer yer sağlayıcılardan dahaağır ceza verilmesini meşrulaştıracak objektif bir neden bulunmamaktadır. Bu nedenlekural açıkça Anayasanın 10. Öte yandan zarar ve tazminat borçlar hukukuna ilişkin terimlerolup tazminatın istenebilmesi için zararın ispat edilmesi gerekmektedir. İspatedilen zararın maddi karşılığı ise çoğu zaman uyuşmazlık konusudur. Öyle ki buzararın hesaplanmasında mahkemeler çoğunlukla bilirkişi incelemesiyaptırmaktadır. Bu bakımdan zarar ve tazminata ilişkin borçlar hukukukurallarının hiçe sayılarak hak arama özgürlüğünün bertaraf edilmesi sonucunudoğurabilecek hukuka aykırılıktan sorumlu olan içerik sağlayıcısına başvurma,dava açma şartının dahi aranmadığı bir düzenleme hukuk devleti ilkesi ilebağdaşmayacaktır.
İkinci olarak, Anayasa Mahkemesinin Ali Kıdık ve devamıkararlarında kişilik hakları kavramının içeriği ve tüzel kişilerin bu haklardanhangilerinden ve ne ölçüde yararlanacağı konusunda herhangi bir tartışmayapılmamış ve bu konularda açıklık sağlanmamıştır. (1) 15 inci maddede yer alan hükümler, Türkiye Cumhuriyetinin Avrupa Birliğine tam üye olduğu tarihten itibaren uygulanır. 19 uncu maddenin birinci fıkrasının (f) bendi, Türkiye Cumhuriyetinin Avrupa Birliğine tam üye olduğu tarihten itibaren Avrupa Birliğine üye ülkeler için uygulanmaz. (3) Bu madde uyarınca Üst Kurulca yayınları durdurulan kuruluşların yayınlarına izinsiz olarak devam etmeleri durumunda bu kuruluşlar hakkında, 33 üncü maddenin birinci fıkrası uyarınca işlem yapılır. (2) Bu Kanunun yayımı tarihinde uydu ve kablo yayın lisansına sahip olan radyo ve televizyon yayın kuruluşları altı ay içinde durumlarını bu Kanun hükümlerine uygun hâle getirirler. (2) Ancak, şirketi idare ve temsile yetkili kişiler, sorumlu müdürün incelemesinden geçmeden veya rızası hilafına bir yayına karar vermişlerse, bu durumda sorumluluk yayına karar veren söz konusu kişilere geçer. (2) Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından elektronik haberleşme hizmetlerini sunmak üzere yetkilendirilen işletmeciler; elektronik haberleşme hizmetlerine ilişkin olarak Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu düzenlemelerine tabidirler. Ancak, bu işletmecilerden yayın hizmetlerinin iletimi için faaliyette bulunmak isteyenler, bu Kanun uyarınca Üst Kuruldan gerekli yayın iletim yetkisini almak ve Üst Kurul düzenlemelerine uymak suretiyle faaliyetlerini yürütebilirler. (11) Üst Kurul personeli sosyal güvenlik açısından 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında sigortalı sayılır. Ç) Medya hizmet sağlayıcılarının, program destekleme gelirleri hariç aylık brüt ticarî iletişim gelirlerinden ayrılacak yüzde birbuçuk paylar.
Maddesinde güvence altınaalınan düşünce özgürlüğüne, 26. Maddesinde güvence altına alınan ifadeözgürlüğüne yönelik müdahale teşkil ettiği ve meşru bir amacının bulunmadığınıgöstermektedir. Verilerin Türkiye’de bulunmaması, ifade özgürlüğünün, istisnaiolarak bu yönde bir gereklilik olduğunda, uluslararası insan haklarısözleşmelerindeki ortak standartlara uygun şekilde sınırlanmasına maniolmayacaktır. Bu açıdan, ihtilaflı kuralın, demokratik bir topluma yaraşırherhangi bir kamu yararı düşüncesinden hareket etmediği ortadadır. Bu nedenlekural Anayasanın sözü edilen maddelerine aykırıdır. Bu madde kapsamında yeralan içerik, yer ve erişim sağlayıcılar belirtilen hüküm gereği kendilerineulaşılabilecek şekilde tanıtım bilgilerini internet sayfasında güncel olarakbulundurmakla yükümlüdür. Diğer taraftan kural sosyal ağ sağlayıcıların da temel haklarınamüdahale teşkil etmektedir. Maddesinde herkesin, dilediğialanda çalışma ve sözleşme hürriyetlerine güvence altına alınmıştır. Maddesinin birinci fıkrasında “Herkes, dilediğialanda çalışma ve sözleşme hürriyetlerine sahiptir. Özel teşebbüsler kurmakserbesttir. Devlet, özel teşebbüslerin milli ekonominin gereklerine ve sosyalamaçlara uygun yürümesini, güvenlik ve kararlılık içinde çalışmasını sağlayacaktedbirleri alır.” denilmektedir. Maddesinde, temel hak ve özgürlüklerin, özlerinedokunulmaksızın yalnızca Anayasa’nın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere bağlıolarak ve ancak kanunla sınırlanabileceği, bu sınırlamaların Anayasa’nın sözüneve ruhuna, demokratik toplum düzeninin ve lâik Cumhuriyetin gereklerine veölçülülük ilkesine aykırı olamayacağı belirtilmiştir.